Bu benim dünyam değildi!

:)

27 Haziran 2011 Pazartesi

"Şimdi arkanıza yaslanın ve derin bir nefes alın. Bu biraz canınızı yakabilir..."

Tamam anladık, insanın bir anı diğerine uymayabilir de, benim doğamda huzur ön planda olmalıyken bu hayat temposu sinir krizlerini tetiklemekte.

Yetkililere duyurulur: Kutusundan yavaşça çıkarın ve düz bir zemine koyun. Oda sıcaklığında muhafaza edin. Direkt güneş ışığına maruz bırakmayın. Fazla gürültüden, darbelerden ve ruhsal dengesizlik hallerinden koruyun. Empati yaparak ömrünü uzatabilirsiniz.

22 Haziran 2011 Çarşamba

Tazelendim... Şu su püskürten spreylerden sıkarsın ya çiçeklere, aynı orda olduğu gibi. Bazı şeyleri kaybettim belki ama bazılarının da kıymetini anladım. Sanırım bu sefer hayata daha da hazırım (hiç bir zaman tam olarak hazır olunmaz).

Aklıma dönen masa sandalyeleri geldi (neden bilmiyorum). Oturduğunda döner döner durursun. Hatta bazıları değişik olarak dönerken aşağı iner ya da yukarı çıkar (dönme yönüne bağlı olarak). Eskiden çok severdim, hep dönerdim ama artık kısır döngülerde takılıp kalmaktan sıkıldım. Düz kullanıyorum, sadece amacına uygun, yani oturmak için.

Bir de kendi başıma bir şeyleri yapabilmenin keyfine vardım -zaten potansiyelimin farkındaydım da :P - Şu son 10 aydan falan bahsediyorum -evet, yukarıda bahsettiğim getiri ve götürüler hep bu döneme denk düşüyor-. Pişmanlıklar, "aslında iyi oldu yaa"lardan azsa, mutlusun demektir. Bende de öyle...

11 Haziran 2011 Cumartesi

Orada Olabilirdim

Kafamı şu yastıklara koysam, yatağa yüzü koyun uzansam... Çok hafif rüzgarda yatak çok hafif sallansa... Kafamı kaldırdığımda deniz beni selamlıyor olsa, ve mini mini dalgaların sahile vuruşunu dinlesem... Üzerimdeki her şey beyaz olsa...

Evet, gördüğünüz büyüleyici atmosfer Meksika'dan*... Görür görmez "orada olmalıyım!" dedim, sizce de çok harika, değil mi? Hele ki iş hayatının kendini bilmez günleri bu isteğimi daha da arttırmakta... Gideyim, kalayım istiyorum. Etrafta öyle fazla kimse de olmasın. Mesela sahildeki tek yatak benimki olsun. Açıklardan tekneler geçsin. Kum yumuşacık olsun. Zahmet olmazsa bir de buzlu alkolsüz meyve kokteyli alabilir miyim?...


*: The Tides Zihuatanejo, Ixtapa Zihuatanejo, Meksika

9 Haziran 2011 Perşembe

Ağladığımda, o da benimle birlikte ağlardı... Sarılırdı...

İnsanlar beni üzemezdi... Çünkü üzerlerse, benim için dünyaları yerinden oynatabilirdi...

Böylesi yufka yürekli, ve böylesi mert bir insandı benim babam...